Gazze Şeridi’ne yönelik yıllardır süren ablukanın insani kriz boyutuna ulaşmasının ardından, uluslararası sivil inisiyatifler harekete geçmeye devam ediyor. Bu çabaların son halkası, Özgürlük Filosu Koalisyonu'nun öncülüğünde yola çıkan Hanzala isimli gemi oldu.
Koalisyon tarafından yapılan açıklamaya göre, 13 Temmuz Cumartesi günü İtalya’nın Siraküza Limanı’ndan demir alan Hanzala, Akdeniz’in uluslararası sularını aşarak Gazze kıyılarına ulaşmayı hedefliyor. Gemide, kuşatma altındaki Filistin halkına ulaştırılmak üzere çeşitli tıbbi ve insani yardım malzemeleri bulunuyor.
“AÇLIK BÜYÜYOR, DÜNYA SUSUYOR”
Özgürlük Filosu Koalisyonu yetkilileri, geminin hareketi öncesinde yaptıkları açıklamada, girişimin yalnızca bir yardım operasyonu değil, aynı zamanda bir direniş ve vicdan çağrısı olduğunun altını çizdi. Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Dünyanın gözleri önünde Gazze’de insanlar ölüyor. Açlık ve salgın tehdidi büyürken uluslararası kurumlar sessizliğe gömülmüş durumda. Biz bu sessizliği bozmaya geldik. Bu bir halk hareketidir; hükümetlerin değil, vicdanların iradesini temsil ediyoruz.”
MADLEEN OLAYINA RAĞMEN GERİ ADIM YOK
Hanzala’nın seferi, geçtiğimiz ay benzer bir girişimde bulunan ve uluslararası sularda İsrail donanması tarafından alıkonulan Madleen gemisinin akıbetine rağmen devam ettiriliyor. 9 Haziran’da durdurulan Madleen gemisinde bulunan 12 insan hakları savunucusundan bazıları sınır dışı edilmiş, kalanlar ise gözaltı koşullarına itiraz etmişti. 16 Haziran’da tüm tutukluların serbest bırakıldığı duyurulmuştu.
Bu olay, yardım misyonlarının karşılaştığı tehlikeleri gözler önüne sererken, Koalisyon’un geri adım atmak yerine yeni bir gemiyle harekete geçmesi kararlılığın altını çizdi.
“GAZZE HALKINA SÖZ VERDİK”
Koalisyonun açıklamasında ayrıca şu cümleler dikkat çekti:
“İsrail’in Gazze’ye uyguladığı yasa dışı kuşatmayı kırmak için yola çıkıyoruz. Bu sadece yardım değil; insanlık onurunun yeniden inşasıdır. Gazze halkına söz verdik: Bu abluka son bulmadan durmayacağız.”
Hanzala’nın yolculuğu, yalnızca Gazze halkı için bir nefes olmayı değil, aynı zamanda uluslararası toplumun sessizliğini kırmayı amaçlıyor. Filoya yönelik olası müdahale riskleri ise gündemin en kritik başlıklarından biri olmaya devam ediyor.