MEYRALEM Haber Sitesi

Sayfa Adresi : https://www.meyralemhaber.com/haber-detay/4327_prof-dr-mehmet-akif-okur-dan-1967-siniri-uyarisi-g

GÜNDEM

Tümü

Prof. Dr. Mehmet Akif Okur'dan '1967 sınırı' uyarısı: Gazze Tezkeresi Resmî Gazete’ye gitmeden düzeltilmeli

(2 Ay, 23 Gün önce) 85 İzlenme 0 Yorum
Prof. Dr. Mehmet Akif Okur, TBMM’de oybirliğiyle kabul edilen Gazze Tezkeresi’nde yer alan “1967 sınırları” ifadesinin BM kararlarındaki hukuki netliği yansıtmadığını belirterek, “Bu basit bir ifade sorunu değil. Tezkere Resmî Gazete’de yayımlanmadan önce düzeltilmeli” dedi.

Yıldız Teknik Üniversitesi İİBF Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Akif Okur, TBMM Genel Kurulu’nda dün kabul edilen Gazze Tezkeresi hakkında dikkat çekici bir değerlendirmede bulundu.

 

TBMM’de oybirliğiyle kabul edilen ve İsrail’in Gazze’deki saldırılarının “soykırım” olarak nitelendiği tezkere, 1967 sınırları temelinde Filistin Devleti’nin kurulmasını adil ve kalıcı barışın tek yolu olarak kayda geçirmişti. Ancak Prof. Okur, bu ifadeye ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, kullanılan terminolojinin Birleşmiş Milletler (BM) kararlarıyla örtüşmediğini belirterek, Resmî Gazete’de yayımlanmadan önce düzeltilmesi gerektiğini vurguladı.

Okur’un açıklaması şöyle:

“Kanayan millî vicdanımızın tezahürü olarak TBMM'nin kabul ettiği Gazze Tezkeresi, Filistin Devleti'nin sınırlarına işaret eden önemli maddedeki hata sebebiyle düzeltilmeli. "1967 sınırları temelinde" ifadesi, işgal-işgal öncesi ayrımını BM kararlarındaki netlikle yansıtmıyor. Bu husus basit bir ifade sorunu olarak görülmemelidir. Oy birliği ile kabul edilen TBMM Tezkeresi’nde BM zeminlerinde hukuki temel kazandırılan iki devletli çözüm formülüne atıf yapılmak istendiği anlaşılıyor. Ancak bu formülün BM Güvenlik Konseyi ve BM Genel Kurulu kararlarına yansıyan 1967 ile ilgili kısmı, hukuki açıdan önemli özel bir vurgu taşımaktadır. 1967 yılı Filistin topraklarında iki ateşkes hattına şahitlik etmiştir. Bunlardan ilki, 4 Haziran 1967’ye kadar gözetilen 1949 ateşkesi sınırlarıdır (Yeşil Hat). İkincisi ise 5 Haziran 1967’de başlayan“Altı Gün Savaşı” sonunda İsrail’in bu hattı geçip işgal ettiği topraklarla ilgili ateşkes sınırıdır. Bu sebeple; BM Kararlarında sınırlara işaret bakımından 1967 şu özel ifadelerle kullanılır: “4 Haziran 1967 tarihli hatlar”, “1967'den bu yana işgal edilen topraklar”, “1967'de başlayan İsrail işgalinin sona erdirilmesi”, “1967 öncesi sınırlar temelinde iki devletli çözüm” TBMM Tezkeresi’nde ise “4 Haziran” ve “öncesi” vurguları yoktur.

 

İlgili BM Karar Metinlerinden Örnekler:

BM GÜVENLİK KONSEYİ 'NİN 2334 SAYILI KARARI (2016)

“(BM Güvenlik Konseyi) underlines that it will not recognize any changes to the 4 June 1967 lines. / (BM Güvenlik Konseyi), 4 Haziran 1967 tarihli hatlarda yapılacak hiçbir değişikliği tanımayacağını vurgulamaktadır.”

“(BM Güvenlik Konseyi) Calls upon all States, bearing in mind paragraph 1 of this resolution, to distinguish, in their relevant dealings, between the territory of the State of Israel and the territories occupied since 1967. / (BM Güvenlik Konseyi) Tüm Devletleri, bu kararın 1. paragrafını akılda tutarak, ilgili ilişkilerinde İsrail Devleti toprakları ile 1967'den bu yana işgal edilen topraklar arasında ayrım yapmaya çağırır.”

BM GENEL KURULU’NUN 30 KASIM 2022 TARİHLİ KARARI

“...to support the achievement without delay of an end to the Israeli occupation that began in 1967 and of the two-state solution on the basis of the pre-1967 borders… / ...1967'de başlayan İsrail işgalinin gecikmeden sona erdirilmesini ve 1967 öncesi sınırlar temelinde iki devletli çözümün sağlanmasını desteklemek...”

BM GENEL KURULU’NUN 3 ARALIK 2024 TARİHLİ KARARI

“..an end to the Israeli occupation that began in 1967 and of the two-state solution on the basis of the pre-1967 borders... /“ …1967'de başlayan İsrail işgalinin sona erdirilmesi ve 1967 öncesi sınırları temelinde iki devletli çözüm..."

Peki, sadece “1967 sınırları” kullanımının karşımıza çıktığı önemli metinler hangileri? Bu sorunun cevabı bizi İsrail Lobisi’nin etkili olduğu Washington’a götürüyor. Örnekler:

Obama’nın 22 Mayıs 2011’de İsrail Lobisi'nin amiral gemisi AIPAC'te yaptığı konuşmada “1967 sınırları”, “4 Haziran 1967 sınırlarında anlaşmayla değişimi” savunmak için yalın olarak kullanılır.
“…The borders of Israel and Palestine should be based on the 1967 lines with mutually agreed swaps. / İsrail ve Filistin'in sınırları, karşılıklı mutabakata varılan takaslarla 1967 sınırlarına dayandırılmalıdır.”

“…And since my position has been misrepresented several times, let me reaffirm what “1967 lines with mutually agreed swaps” means. By definition, it means that the parties themselves -– Israelis and Palestinians -– will negotiate a border that is different than the one that existed on June 4, 1967. / Ve tutumum birkaç kez çarpıtıldığı için, "karşılıklı mutabakata varılan takaslarla 1967 sınırları" ifadesinin ne anlama geldiğini bir kez daha teyit edeyim. Tanım gereği, tarafların -İsrailliler ve Filistinliler- 4 Haziran 1967'de var olandan farklı bir sınır üzerinde müzakere edecekleri anlamına gelir…”

Biden’ın 12 Ekim 2022 tarihli Ulusal Güvenlik Stratejisi Belgesi’nde de 1967, 4 Haziran öncesine atıf yapmayan ifadelerle kullanılır.

“…Two States along the 1967 lines, with mutually agreed swaps… / 1967 hatları temelinde, karşılıklı mutabakata dayalı takaslarla iki devlet…”

Trump’a gelindiğinde 1967’de işgal edilen toprakları İsrail’in sayarken ötesi için alış-verişe göz kırpan bir fiili tutuma doğru evrilme yaşandığını görürüz. Dolayısıyla konuşma ve metinlerden “4 Haziran” ve “öncesi” vurgularının düşürülmesi, tesadüfi sayılamayacak bir çabanın ürünüdür.

TBMM’nin Gazze Tezkeresi, başka ülkelerin parlamentolarına da çağrıda bulunduğu, diğer ülkeleri Filistin’i tanımaya davet ettiği için bu “1967”nin nasıl kullanılacağı önemli. Önümüzdeki dönemde Filistin Devleti’ni tanıma kararı alan devletlerin bunu hangi sınırlar çerçevesinde yapacakları sorusu gündeme gelecek. Bu dönemde, doğru hukuki ifadenin önemli kararlarda yaygınlaşması özel bir değer taşıyor.

Sınır meseleleri uzun zaman boyunca biriken muhtelif hukuki değerlerdeki kararlardan şu yahut bu düzeylerde etkilenerek zaman içinde şekillenirler. TBMM’nin Gazze Tezkeresi de bunlar arsına girmiştir. Bu sebeple, Resmi Gazete’de yayınlanmadan evvel düzeltilmelidir.

Son not olarak, BM’nin 1949 ateşkes hattını sınır olarak hukukileştirme yönünde yorumlanan kararlarının da uluslararası hukukçular arasında tartışma konusu olduğunu, ama meseleyi genişletmemek için burada konuya değinmediğimizi belirtelim. Zaten Türkiye, Filistin Meselesi üzerine özgün tezler üretmeye karar verdiğinde, ele alınabilecek çok daha fazla başlık bulunuyor.”

 


YORUMLAR

Yorum Yaz
Bu habere daha önce yorum yapan olmadı.
Şimdi ilk yorumu sen yaz.!
ARŞİV
GAZETE MANŞETLERİ
KARİKATÜR KÖŞESİ
ANKETLER
Aydın Büyükşehir Belediyesinin Çalışmalarından Memnun musunuz?
Bu ankete toplam 23 kişi katıldı.