Gazze Şeridi, 700 gündür süren İsrail saldırıları ve abluka nedeniyle sivil altyapının tahrip edildiği, zorunlu göç, yıkım ve açlıkla mücadele edilen bir dönemi geride bıraktı. Saldırılar ve engellenen yardım girişleri, bölgede modern zamanın en uzun krizlerinden birinin yaşanmasına yol açtı.
İsrail ordusunun sivil altyapıya yönelik saldırıları sonucunda Gazze’nin yüzde 88’lik kısmı zarar gördü. 38 hastane, 833 cami ve 163 eğitim kurumu tamamen yıkılırken, binlerce kurum ağır hasar aldı. Yerinden edilen Filistinliler, barındıkları alanlarda da saldırı riskiyle karşı karşıya kalıyor.
AÇLIK VE YETERSİZ BESLENME
Filistin Sağlık Bakanlığı ve Hükümet Medya Ofisi verilerine göre, Gazze’de bir milyondan fazla çocuk temel gıdaya erişemiyor. Bir yaş altındaki 40 bin bebek, şiddetli yetersiz beslenme riskiyle karşı karşıya. Günlük olarak en az 7,5 milyon öğün ve 600 yardım kamyonu ihtiyaç duyuluyor.
BM Dünya Gıda Programı, “Gazze nüfusunun üçte birinin günlerdir yemek bulamadığı” uyarısında bulunmuş, IPC ise Gazze kentinde kıtlık durumu ilan ederek, bunun Eylül sonuna kadar Deyr el-Belah ve Han Yunus’a yayılabileceğini bildirmişti.
Gazze’de açlık nedeniyle ölümler artıyor; 135’i çocuk olmak üzere 382 kişi yaşamını yitirdi. Yardım kamyonlarının sınır kapılarından girişine izin verilmemesi, durumu daha da kritik hâle getiriyor.
GAZETECİLER VE SİVİL SAVUNMA AÇIKLAMALARI
Filistinli gazeteci İslam Bedr, AA muhabirine yaptığı açıklamada şunları söyledi:
"İsrail ordusu 700 gündür Filistinlilere karşı büyük bir katliam gerçekleştiriyor. Bu soykırım, İsrail'in ne olduğunu, çocukları ve yaşlıları kahreden açlık ve dökülen kan karşısında dünyanın duruşunu gösterdi. Gazze, uluslararası toplumun sahtekarlığını ortaya çıkardı."
Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal ise, Gazze halkının yaşadığı zorlukları şöyle aktardı:
"Biz 700 gündür ölüyoruz, katlediliyoruz. Korku, ölüm ve açlıkla mücadele eden Gazze acı dolu günler yaşıyor. Binlerce aile hâlâ enkaz altında, binlerce kişi kayıp yakınlarından haber bekliyor, herkesin en büyük dileği savaşın sona erdiği haberiyle uyanmak."
SAĞLIK DURUMU VE ÇOCUKLARIN YAŞAM MÜCADELESİ
Ehli Baptist Hastanesi doktorlarından İsam Ebu Acve, sağlık altyapısının tahrip edildiğini vurgulayarak şunları ifade etti:
"Sağlık durumu içler acısı. İşgal güçlerinin tahrip ettiklerini yeniden onarmamız gerek. Yakıt, ilaç ve tıbbi malzemelerin girişine izin verilmesini ve geçişlerin açılmasını talep ediyoruz."
Gazze’deki hastanelerde, özellikle çocuklar ciddi yetersiz beslenme ve sağlık sorunlarıyla karşı karşıya. Örnek olarak, 1,5 yaşındaki Ali Ebu Azira, yetersiz beslenme ve hastalıklar nedeniyle yaşam mücadelesi veriyor. Annesi İtimad Ebu Azira durumu şöyle anlattı:
"Bir hafta içinde bir kilo kaybetti ve şimdi ağırlığı 3 kiloyu geçmiyor. Ne süt var ne ilaç. Her gün susuzluk ve yetersiz beslenme yüzünden kilo veriyor, gıdaya ihtiyacı var. Onu kaybetmek istemiyorum."
Nasır Tıp Merkezi Çocuk ve Doğum Bölümü Müdürü Dr. Ahmed el-Farra, Ali’nin durumunun Gazze’de istisna olmadığını belirtti:
"Ali'nin durumunun bir istisna olmadığını, Gazze hastanelerindeki onlarca çocuğun da İsrail ablukası altında tedavi veya yiyecek bulamadığı için benzer durumlarla karşı karşıya olduğunu vurguladı."
BM destekli IPC, Gazze’de kıtlığın felaket seviyesi olarak bilinen 5. seviyede olduğunu açıklamıştı. Sağlık Bakanlığı ise 18 Ağustos itibarıyla 40 bin bebek ve 250 bin çocuğun açlık ve yetersiz beslenme nedeniyle ölüm riski altında olduğunu bildirdi.