Dünyadaki internet trafiğinin ve küresel iletişimin büyük bölümünü taşıyan denizaltı fiber optik kablolar, Rusya’nın Avrupa’ya yönelik hibrit saldırılar düzenlediği iddiaları nedeniyle yeniden gündemde. NATO müttefikleri, Moskova’nın kritik altyapıları hedef alan faaliyetlerini artırdığını savunuyor.
İnternet ve küresel iletişimin yüzde 95’inden fazlasını taşıyan denizaltı kabloları, devletlerin bilgi akışından finansal işlemlere kadar tüm modern sistemlerin omurgasını oluşturuyor. Ancak bu altyapının kırılganlığı, son yıllarda çeşitli sabotaj iddialarıyla daha görünür hale geldi.
RUSYA’NIN HEDEFİNDE KRİTİK ALTYAPI MI VAR?
İngiltere merkezli Royal United Services Institute’tan (RUSI) savunma uzmanı Sidharth Kaushal CBS News'e yaptığı açıklamada, Rus askeri doktrininde altyapı sabotajının açık şekilde yer aldığını belirtiyor:
“Modern toplumun işleyişini sağlayan kritik noktaların hedef alınması, Rus düşüncesinin bir parçasıdır.”
Rus ordusunun Ukrayna’daki enerji ve ulaşım sistemlerine yönelik saldırılarının yanı sıra, NATO ülkelerinin altyapılarının da hedef alındığı iddiaları uzun süredir gündemde. Litvanya’nın eski dışişleri bakanı Gabrielius Landsbergis, bu olayların Rusya’nın agresifleşen politikasının yansıması olduğunu savunuyor:
“Bu sabotajlar yeni bir olgu ve Rusya’nın son dönemdeki militarizasyonuyla doğrudan ilişkili.”
Moskova ise tüm suçlamaları reddediyor ve bunları “Rusofobi” olarak nitelendiriyor.
BALTIK DENİZİ: YENİ GERİLİM HATTI
Sekiz NATO ülkesi ile Rusya arasında kalan Baltık Denizi, sınırlı sayıda kabloyla Avrupa’ya bağlanan Baltık ülkeleri için kritik bir geçiş bölgesi. Sığ yapısı nedeniyle kabloların gemi çapalarıyla bile kolayca zarar görebilmesi, bölgedeki her kesintiyi tartışmalı hale getiriyor.
Litvanya eski Dışişleri Bakanı Landsbergis’e göre, Rusya’nın “gölge filosu” olarak tanımlanan, kayıtları belirsiz petrol tankerleri de bu şüpheleri artırıyor.
“Son 20 yılda neredeyse hiç olay yaşanmamıştı. Ancak Ukrayna savaşı başladıktan sonra her ay tekrar eden kesintiler görüyoruz.”
HİBRİT SAVAŞ STRATEJİSİ: FİZİKSEL SABOTAJ + SİBER SALDIRI
Uzmanlara göre altında Rusya’nın olduğu iddia edilen saldırılar, hibrit savaşın parçası:
- Denizaltı kabloları
- Enerji hatları
- Siber saldırılar
RUSI’den Kaushal, bu yaklaşımı şöyle özetliyor:
“Rusya, modern toplumun altyapısını onun en zayıf noktası olarak görüyor. Kablolara yönelik saldırılar bunun önemli bir parçası.”
NATO HAREKETE GEÇTİ: “BALTİC SENTRY” OPERASYONU
Artan şüpheler üzerine NATO, yılın başında kritik altyapıların korunmasına yönelik Baltic Sentry adlı yeni bir operasyon başlattı. Operasyon kapsamında:
- Deniz devriyesi
- Hava gözetimi
- Denizaltı dronları
- Ulusal güvenlik birimleriyle koordinasyon
gibi caydırıcı önlemler uygulanıyor.
NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, “Müttefiklerle birlikte kritik altyapımızı korumak için gereken her şeyi yapacağız” ifadelerini kullandı.
BALTIK’TA YAŞANAN ÇARPICI OLAYLAR
- Eagle S vakası: Finlandiya–Estonya kabloları kesildi
25 Aralık 2024’te Finlandiya ve Estonya arasındaki elektrik ve iletişim kabloları aynı anda devre dışı kaldı. Soruşturmada:
- Kabloların yakınında 60 millik sürüklenme izi bulundu.
- Aynı bölgede Rusya çıkışlı Eagle S adlı tanker seyrediyordu.
- Tankerin çapası, kablonun bulunduğu yerde tespit edildi.
Finlandiya gemiyi alıkoydu ancak mahkeme niyet ispat edilemediği için davayı düşürdü.
- Svalbard kesintisi: Rus trawlerları şüpheli
Ocak 2022’de Norveç’in Svalbard takımadalarını ana karaya bağlayan iki kablodan biri kesildi. Soruşturma sonuçsuz kaldı ancak Norveç televizyonu NRK’nın analizine göre:
Zarardan önce bölgede iki Rus balıkçı gemisi onlarca kez dolaştı.
YENİ SABOTAJ İDDİALARI: POLONYA’DAKİ PATLAMA
Bu hafta Polonya, ülkenin Ukrayna’ya uzanan demiryolu hattında meydana gelen patlama için doğrudan Rusya’yı suçladı.
Polonya Dışişleri Bakanı Radek Sikorski:
“Bu artık basit bir sabotaj değil, bir devlet terörüdür.”
Patlamada can kaybı yaşanmadı ancak Polonya, Rusya adına çalıştığı iddia edilen iki Ukrayna vatandaşını gözaltına aldı.
“SAVAŞ MI, HİBRİT SALDIRI MI?” TARTIŞMASI BÜYÜYOR
Landsbergis’e göre bu saldırıların sınırı giderek tehlikeli bir noktaya yaklaşıyo
“Bir gün 100 kişinin öldüğü bir sabotaj yaşansa, hâlâ ‘hibrit’ mi diyeceğiz, yoksa buna ‘savaş’ mı diyeceğiz?”
Batı Avrupa’da son dönemde artan drone ihlalleri ve hava sahası olayları da bu endişeleri pekiştiriyor.




















