Cezaevinde tutuklu bulunan CHP’li Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, kamuoyuna gönderdiği açıklamada, hakkındaki suçlamaları sert sözlerle reddederken, Ekrem İmamoğlu’nun tutukluluğunun toplumsal hafızada önemli bir yer edineceğini söyledi. “Ekrem Başkan, Silivri’den yürüttüğü kampanyasıyla dünya demokrasi tarihine geçecek” diyen Özer, bu sürecin siyasi olduğunu belirtti.
30 Ekim 2024’te “PKK/KCK Silahlı Terör Örgütü Üyesi Olmak” suçlamasıyla tutuklanan Özer, 21 Ocak 2025’te ise Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ı da kapsayan bir başka soruşturma kapsamında “rüşvet” ve “ihaleye fesat karıştırma” iddialarıyla ikinci kez tutuklanmıştı. Özer, tüm suçlamaların temelsiz olduğunu savunarak, 23 Mayıs’ta hâkim karşısına çıkacağını ve o tarihte yaklaşık yedi aydır tutuklu olacağını belirtti.
CEZAEVİNDE ‘CAMDAN CAN CANA’ TEMAS
Özer, cezaevinde Ekrem İmamoğlu ile sınırlı ölçüde görüşme imkânı bulduklarını belirterek, “Onu görünce hüzünlendim. Cama elimi koydum, o da elini koydu. Bir çeşit camdan can cana yaptık,” sözleriyle duygusal bir anı paylaştı. İmamoğlu’nun cezaevinde yoğun ziyaretçi trafiğine rağmen çalışma disiplininden taviz vermediğini söyledi.
"TOPLUM BU İFTİRALARA İNANMIYOR"
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in ve partinin desteğini güçlü şekilde hissettiğini belirten Özer, “Partim kaya gibi arkamda duruyor. Toplum da bu iftiralara inanmıyor,” dedi. Suçlamaların temelinde, 2014’teki çözüm süreci döneminde isminin İmralı görüşmelerinde iradesi dışında yer almasının bulunduğunu savundu. Akademisyen kimliğiyle Kürt meselesini çalışmasının ve kimliğini inkâr etmeden CHP saflarında yer almasının bazı çevreleri rahatsız ettiğini ifade etti.
"BARIŞ SÜRECİNE OLUMLU YAKLAŞTIM, DÜŞMAN HUKUKU UYGULADILAR"
Özer, çözüm sürecini olumlu bulduğunu, ancak bu nedenle terörle ilişkilendirilmesinin “düşman ceza hukuku” uygulamasının bir örneği olduğunu belirtti. Hakkındaki iddianamede Kürtçe mizah dergisi “Golik”in delil olarak yer almasını ise düşündürücü bulduğunu söyledi.
Cezaevinde yazarlık çalışmaları
Zamanının büyük kısmını okuyarak ve yazarak geçirdiğini belirten Özer, bir kitap yazdığını ve ikinci bir eser üzerinde çalıştığını da kamuoyuna duyurdu.