İsrail ordusunun, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki ed-Durc Mahallesi’nde bulunan ve yerinden edilmiş Filistinlilerin barınmakta olduğu Fehmi el-Cercavi Okulu’na düzenlediği hava saldırısında ağır can kaybı yaşandı. Filistin kaynakları, sabah saatlerinde gerçekleştirilen saldırıda en az 25 kişinin hayatını kaybettiğini, çok sayıda kişinin de yaralandığını bildirdi.
Yerel medya ve sahadaki tanıklara göre, saldırının ardından okul çevresinde kurulan geçici barınma alanlarında yangın çıktı. Görgü tanıkları, yangınlar nedeniyle bazı cesetlerin tanınamayacak hâle geldiğini, yardım çığlıklarının saatlerce bölgede yankılandığını aktardı. Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde çok sayıda çocuğun hayatını kaybettiği veya yaralandığı, bazı çocukların ise alevlerden kaçmaya çalıştığı görüldü.
ATEŞKESTEN SONRA SALDIRILAR YENİDEN BAŞLADI
Gazze’de 19 Ocak’ta başlayan ve kısa süreli bir duraklamaya neden olan ateşkesin ardından, İsrail ordusu 18 Mart itibarıyla saldırılarına yeniden hız verdi. Bu tarihten bu yana yürütülen operasyonlarda, Gazze Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre, çoğunluğu kadın ve çocuk olmak üzere 3 bin 785 Filistinli yaşamını yitirdi, 10 bin 756 kişi yaralandı.
7 Ekim 2023’ten bu yana süren çatışmalarda ise can kaybı 53 bin 939’a, yaralı sayısı ise 122 bin 797’ye ulaştı.
İSRAİL’DEN KALICI İŞGAL PLANI
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze Şeridi’nin tamamını işgal etmeyi hedeflediklerini belirttiği açıklamasında, bölgede kalıcı bir İsrail varlığının tesis edileceğini söyledi. İsrail hükümeti tarafından sunulan plana göre, Filistinlilerin güneyde belirlenen sınırlı alanlara sevk edilmesi ve bu bölgelerde yaşamlarını sürdürebilecek asgari insani yardımın sağlanması öngörülüyor.
İsrailli bazı yetkililer ise, Gazze’de kalan yapıların yıkılacağını ve Filistinlilerin ilerleyen süreçte başka ülkelere gönderilmesinin gündemde olduğunu dile getirdi.
Gazze’de yaşanan son saldırılar, uluslararası kamuoyunun da gündeminde üst sıralarda yer almaya devam ediyor. Birleşmiş Milletler ve birçok insan hakları kuruluşu, sivillerin hedef alınmasının savaş hukuku açısından kabul edilemez olduğunu vurgulayarak, kalıcı ateşkes çağrısını yineliyor.