İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ekrem İmamoğlu’nun seçimlere girmesiyle ilgili yöneltilen soruya yanıt veren Dervişoğlu, bu süreçte hukukun siyasete alet edildiğini belirtti. İmamoğlu’nun tutuklanmasının arkasında siyasi hesaplar olduğunu ve Türkiye’yi zor günler beklediğini belirten Dervişoğlu, İmamoğlu’nun adaylığı nedeniyle hedef alındığını belirtti.
Dervişoğlu, İmamoğlu’nun yargılanmasının siyasi bir hamle olduğunu savunarak, “Ekrem Bey eğer Cumhurbaşkanı adayı olmasaydı, bugün başına bunlar gelmezdi. Ancak adaylığının engellenmesine yönelik bir süreç işliyor. Türkiye’yi zor günler bekliyor” dedi.
"İYİ PARTİ KÜÇÜK BİR PARTİ DEĞİL"
Sistem partilerinin ittifaklara zorlandığını ifade eden Dervişoğlu, “Her gün yeni küçük partiler kuruluyor. Biz küçük bir parti değiliz, sistemin kurgularına hizmet etmiyoruz” şeklinde konuştu. Hukuksuzluklara karşı mücadele ettiğini belirten Dervişoğlu, “Türkiye’de hukuksuzluk ve adaletsizlik en çok tartışılan konular arasında. Yapılan soruşturmaların arkasında siyasi hedefler olduğu aşikar” dedi.
"MİLLETVEKİLİ GEÇİŞLERİ DEMOKRASİNİN NAMUSUNA ZARAR VERMEMELİ"
Milletvekili geçişleriyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Dervişoğlu, siyasette hiçbir şeyin gizli kalmadığını ifade ederek, “İhanet sayılabilecek geçişler de var. Demokrasinin namusuna sahip çıkmalıyız” dedi.
Anayasa değişikliğinin ancak referandumla yapılması gerektiğini belirten İYİ Parti Genel Başkanı, “Türkiye’de bir anayasa değişikliği olacaksa bunun referandumla yapılmasını göze alamazlar. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yeterli çoğunluk sağlanmazsa, erken seçim ihtimali gündeme gelebilir” ifadelerini kullandı.
"ŞAHSİ KARARLAR DEVLET AKLINI AŞTI"
Türkiye’nin şahsi kararlarla yönetildiğini savunan Dervişoğlu, “Salt milliyetçi reflekslerle karşı çıktığım iddia ediliyor. Ancak aslında oyunlarını bozduğumu görenler bana saldırgan bir üslupla hakaret ve tehdit yöneltiyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın adaylık süreciyle ilgili konuşan Dervişoğlu, “Anayasaya göre Erdoğan’ın aday olabilmesinin tek bir yolu var: erken seçim kararı” değerlendirmesinde bulundu.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ve CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’na yönelik süreçle ilgili de açıklama yapan Dervişoğlu, “Bazı süreçler sabır gerektirir. Türkiye’de hukuksuzluk ve adaletsizlik en çok tartışılan konular arasında” dedi.
Tutuklamalarla ilgili dikkat çeken ifadeler kullanan Dervişoğlu, “Hapse girerken hukuksuzluğa karşı bir çığlık da çıkarılmalı. Ancak bunu doğru bir yöntemle yapmak önemli. Hukuk dışı süreçler, siyasi rakiplere yönelik hamlelere dönüşebilir. Türkiye’nin şu an içinde bulunduğu sistem, şahsi kararlarla yürütülen bir rejim haline gelmiştir” şeklinde konuştu.
İşte Dervişoğlu’nun yaptığı tüm açıklama:
"Ekrem İmamoğlu’nun içeride olmasının sebebi bana göre adaylığının engellenmeye çalışılmasıdır. Eğer İmamoğlu Cumhurbaşkanı adayı olmasaydı, Beylikdüzü'nde bir müteahhit olarak hayatını sürdürseydi ya da akademisyen olsaydı, başına bunlar gelmezdi. Ancak adaylığı nedeniyle hukuki süreçler devreye sokuldu."
"Ekrem Bey’in diplomasını iptal etmek için bir profesörün diplomasını iptal etmek durumunda kaldı bu ülke. Bu kabul edilebilecek bir şey değil. Hukuk dışı bir süreç yürütülüyor. Eğer bütün bu süreçler, siyasi hedefler doğrultusunda ilerliyorsa, bunun adaletle hiçbir ilgisi yoktur."
"Sistem partileri ittifaka zorlanıyor ve kutuplaşma dayatılıyor. Küçük partiler bitecek diyorlar ama her gün yeni bir parti kuruluyor. Biz küçük bir parti değiliz ve sistemin kurgularına hizmet etmiyoruz.
"Türkiye’de en çok tartışılan konular hukuksuzluk ve adaletsizlik. Yapılan bütün soruşturmaların, kovuşturmaların ve yargılamaların arkasında siyasi emeller olduğu açıkça görülüyor. Bu nedenle sorumlu siyasetçi kimliğimle, mağdur edilmek istenen herkesin haklarını savunmaya devam ediyorum."
"Siyasette hiçbir şey gizli kalmaz. Bazı geçişler ihanet sayılabilecek nitelikte. Bu süreçlerde demokrasinin namusuna sahip çıkmalıyız."
"Türkiye’de bir anayasa değişikliği olacaksa, bunun referandumla yapılması gerekir. Ancak bunu göze alamazlar. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yeterli çoğunluk sağlanamazsa, erken seçim gündeme gelebilir. Bu yüzden yalnızca partiler arası geçişler değil, anayasa değişikliklerinde oy kullanacak kişiler üzerinde de siyasi oyunlar oynanıyor."
"Türkiye şu anda şahsi kararların devlet aklını aştığı bir süreçten geçiyor. Bu süreçte milliyetçi reflekslerle karşı çıktığım iddia ediliyor. Ancak ben oyunları bozduğum için bana saldırgan bir üslupla hakaret ve tehdit yöneltiliyor.
"Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın adaylık sürecine bakıldığında, anayasaya göre aday olabilmesinin tek bir yolu var: erken seçim kararı. Bu süreçte hukuki zemin yerine siyasi hesaplarla hareket ediliyor."
"Türkiye’de oynanan bir oyun var. Bugün en çok tartışılan konular hukuksuzluk ve adaletsizlik."
"Bazı süreçler vardır ki sabır gerektirir. Hukuksuzluğa karşı çıkmak önemli ancak bunu doğru bir yöntemle yapmak gerekir. Çünkü aşırıya kaçılırsa, kullanılan dil ve yöntem de doğruyu temsil etmekten uzaklaşabilir."
"Türkiye’de bir saray rejimi var ve bunun oluşturduğu otokrasi sistematik olarak ilerliyor. Erken seçim ihtimali dile getirildiğinde, siyasi rakiplerin tasfiyesine yönelik hukuk dışı işlemler devreye sokulabilir. Bugün yaşananlar tam da bunun bir örneğidir."
