Avrupa Birliği'nin Copernicus uydu sisteminden elde edilen veriler, 2025 yılında Türkiye’nin ağır bir orman yangını sezonu geçirdiğini ortaya koyuyor. Henüz Ağustos ayı başlamadan, 153 büyük yangında toplam 92 bin 241 hektar ormanlık alan zarar gördü.
EFFIS (Avrupa Orman Yangını Bilgi Sistemi) verilerine göre, 2025’te orman yangınları Haziran sonunda belirgin bir yükselişe geçti ve Temmuz başında yoğunlaştı. Kısa sürede 90 bin hektardan fazla ormanlık alan alevlere teslim oldu. Ancak uzun yılları kapsayan ortalama veriler, yangın riskinin asıl Temmuz sonu ile Eylül başı arasında yoğunlaştığını gösteriyor.
UZUN VADELİ VERİLER: AĞUSTOS HÂLÂ EN RİSKLİ DÖNEM
EFFIS’in 2006–2024 yılları arasındaki haftalık yangın verilerine göre, Türkiye'de yangın sayısı ortalama olarak Ağustos’un ilk haftalarında zirveye ulaşıyor. Haftalık yangın sayılarında en yüksek artış, çoğu yıl 30 Temmuz – 15 Ağustos tarihleri arasında kaydediliyor. Bu veriler, Ağustos’un Türkiye açısından hâlâ yangın sezonunun en kritik bölümü olduğunu gösteriyor.
EFFIS Verilerine Göre Türkiye'nin Yıllık Yangın İstatistikleri
2025 verileri, yalnızca yangınların sayıca değil, etkide de büyüdüğünü ortaya koyuyor. EFFIS sistemine göre her bir yangında ortalama 603 hektarlık alan zarar gördü. Bu oran, önceki yıllara göre üç kat fazla.
SON 3 YILDAKİ ARTIŞ ÇARPICI
EFFIS verilerine göre:
Yıl | Yanan Alan (ha) | Yangın Sayısı |
---|---|---|
2022 | 15.685 | 62 |
2023 | 32.599 | 174 |
2025 (ilk 7 ay) | 92.241 | 153 |
Sadece 2025’in ilk yedi ayında kaydedilen zarar, son iki yılın toplamından fazla. Ayrıca bu yıl, yangın başına düşen tahribat da ciddi biçimde arttı. 2024’te bir yangında ortalama 180 hektar alan yanarken, bu yıl bu rakam 600 hektara yaklaştı.
EFFIS’in haftalık yangın verilerine göre 2025 yılında yangınlar erken başladı ve Temmuz başında zirve yaptı. Ancak 2006–2024 ortalamasına göre yangınların en yoğun yaşandığı dönem halen Temmuz sonu ile Ağustos ortası arası. Bu tablo, 2025’in normların dışına çıkan bir sezon olduğunu ortaya koyarken, mevsimsel olarak asıl riskin hâlâ sürebileceğine işaret ediyor.